OKTAR, ‘YALOVA BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ’

DEVA Partisi Kurumsal İletişim ve Tanıtımdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sanem Oktar, DEVA Partisi Genel Başkan Danışmanı, Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi, Cem Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Cem Avşar Yalova’ya geldi.

DEVA Partisi Kurumsal İletişim ve Tanıtımdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sanem Oktar, DEVA Partisi Genel Başkan Danışmanı, Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi, Cem Vakfı Genel Başkan Yardımcısı Cem Avşar, DEVA Partisi Bölge Koordinatörü Merve M. Keleş, GMKK ve GMYK üyeleri, DEVA Partisi Yalova İl Başkanı Mehmet Demirhan, ilçe başkanları, il ve ilçe yöneticilerinin katılımlarıyla DEVA Partisi Yalova İl Başkanlığı binasında toplantı gerçekleştirildi. Yalova’nın kendileri için çok önemli bir il olduğunu söyleyen DEVA Partisi Kurumsal İletişim ve Tanıtımdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sanem Oktar, “Potansiyeli ve coğrafi konumu anlamında Yalova bizim için önemli bir şehrimiz. Ankara’dan özellikle gelip burada tüm gün il teşkilatımızla beraber çalışmalar yaptık, sahada olduk. Deva Partisi kurulalı 15 ay oldu. 9 Mart 2020 yılında kuruldu ve o günden itibaren hem teşkilatlanma sürecini en hızlı tamamlayan, hem de seçime girmeye hak kazanan bir parti oldu. Bizim ana amacımız ve hedefimiz çözüm siyasetidir. Bu anlamda da planlarımızı ve politikalarımızı sunmaya başlamıştık. İlki tarım politikalarıydı ve stratejik olarak önemli bir konu. Tarımda kendi kendine yeten bir ülke olalım, sonra da dünyayı doyuran ülke olalım. Özellikle Yalova’yı da bunun için önemsiyoruz. Çünkü hem tarımın yoğun olduğu bir yer hem de özellikle sera ve süs bitkiciliği anlamında da önemli bir merkezimiz Yalova. Bu süre içerisinde il teşkilatımız var olan köylerde dolaştı, bunu çiftçilerimizle paylaştı. Onlara çözümlerimizi anlattık. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtiğimizden beri maalesef bu ne enflasyonun ne hayat pahalılığının önüne geçmek pek mümkün değil. Özellikle fiyat artışlarının, çiftçilikte ve hayvancılıkta, üretimde en çok hissedilen durum. Maliyetlerin 3 katına çıktığını görüyoruz. Ne bunlar gübrede, mazotta, tohumda, yemde. O zaman ilk etapta çiftçimizi, üreticimizi rahatlatmak gerekiyor. Bizde çok somut uygulanabilir bazı planlar koyduk. İlki şu alınan kredilerin 2 yıl faizsiz olarak ertelenmesini öneriyoruz. Bu hesabı, planı yapılmış bir programdır” dedi.

‘Tesisler şeffaf ve tarafsız denetlenmeli’

Marmara Denizini etkisi altına alan ve deniz yaşamını olumsuz etkileyen müsilaj ile ilgili de önemli açıklamalarda bulunan Genel Başkan Yardımcısı Oktar, “Yalova’dayken bir konuyu daha konuşmamız lazım müsilaj ve deniz salyası konusu. İstanbul üzerinden geldik Yalova’ya. Marmara’nın hem turizm hem de balıkçılık olarak her şeyi bırakın içinde yaşadığımız bu coğrafya için önemli bir problem olarak görünüyor. Buna yönelik partimizin bir önerisi vardı. Birinci yapılması gereken şey, özellikle bu atık su arıtma tesislerinin teknolojilerinin iyileştirilmesi ve ileri biyolojik arıtma dediğimiz sistemlerin zorunlu hale getirebilmesi. Belli tesisler var ve bu tesisler için belli izinler alınıyor ama bunların doğru bir şekilde, şeffaf bir şekilde denetlenmesi zaruri. Doğru kanun ve kurallar çerçevesinde başta İstanbul ve Marmara Bölgesi olmak üzere doğru bir şekilde denetleniyor olması lazım. Bu tesislerin tarafsız ve sıkı denetimi çok önemli. Bunu yaparken de kuruluşlara gerekli eğitimin ve desteğin de veriliyor olması lazım ki üretiminde sürdürülebilir olması lazım. Yine kurallara uymayanlara gerekli cezai yatırımın yani kuralların herkese göre eşit olarak işlemesi de en önemli işlerden bir tanesi. Kanal İstanbul inadından vazgeçelim, Marmara Denizinin nefes alabileceği içinde yaşayacağı nüfusu kaldırabileceği bir sistemle yönetilmesi lazım” şeklinde konuştu.

‘Projelerimizin kullanılmasından memnun oluruz’

DEVA Partisi olarak ekonomik sorunların çözümüne yönelik detaylı projelerinin iktidar partisi tarafından alınıp kullanılması gibi bir durumda olumsuz tepki vermeyeceklerini söyleyen Oktar, “İktidarın çalışmalarımızı çalmasından memnuniyet duyarız, bunun için yapıyoruz. hatta parti ilk kuruldu Nisan ayında pandemi Türkiye’ye geldiği zaman ekonomik olarak neler yapılması gerekir diye ilk öneri paketimizi açıkladık. Sanırım Nisan ayının ortalarıydı bu ve dedik ki hükümete, bakın dedik doğrudan destek verin. Dünyada uygulanan model bu. İkincisi özellikle Merkez Bankasındaki döviz rezervlerinizi sıkı tutun. Bunların hepsi partimizin web sitesinde yazılı, hükümete, kamuoyuna çağrımızdır dedik. O günden itibaren de hep bunları anlatmaya başladık. Hatta Genel Başkanımız Ali Babacan’da konuşmalarında sık sık şunu vurguluyor. Biz kopya veriyoruz, kopyaları alın diye. Bir siyasi parti niye kurulur, kendi çıkarı için mi, ülke çıkarı için mi. Türkiye’nin daha iyi olması için kurulur. Hepimiz neden siyasetteyiz, bir şeyler düzelsin, doğrular yapılabilsin diye. O zaman doğruları söylemeye devam etmeniz lazım. İyi bir şey olursa toptan hepimizin hayatı iyi olacak. O yüzden de evet alsınlar, almalarını gönülden istiyoruz ve bu yüzden de bu kadar net çözümler anlatmaya çalışıyoruz. Bu arada bunların hepsinin de bütçeleri oluşturuldu. Genel başkanınız eski ekonomi bakanı olunca hazineden sorumlu olunca tabi ki her bir kuruşunun değerini bize hesaplatıyor. Dolayısıyla burada yapılacak her şey hadi oturalım kafa kafaya verelim bir şey oluşturalım değil. Her birinin fizibilitesi yapılmış, hesaplanmış içeriklerdir ve bütçede de yeri vardır” ifadelerini kullandı.

‘Partimize çok yüksek teveccüh var’

DEVA Partisine halkın büyük teveccüh gösterdiğini ifade eden DEVA Partisi Kurumsal İletişim ve Tanıtımdan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sanem Oktar, “Kendimiz bir anket çalışması yapmadık. Çünkü pandemi koşullarında anketler yüz yüze değil telefonla yapılıyor. İnsanlar bu anlamda da çekimser kalabiliyor, kim aradı, nereden aradı. Bu arada o anket şirketi aramıyor, onun tedarikçisi arıyor. Ama şunu söyleyebilirim. Türkiye’nin her yerini geziyoruz, her yerdeki teveccüh aynı ve çok yüksek bir teveccüh var. Kimsenin giremediği yerlere girebiliyoruz. Her yerde çok iyi karşılanıyoruz. Teşkilatlanma hızımızdan, başvurulardan bize gelenlerden bu sayının ne kadar hızlı biçimde arttığını biz görüyoruz. Ama aynı şekilde anketlerde de yavaş yavaş görüneceğini düşünüyorum. Ama çok net bir şey var, bizler artıyoruz ve Cumhur İttifakı da aynı oranda oy kaybediyor. Anket işine bir güne ya da aya değil, trende bakın. İnsanlar bağlandıkları bir partiden bir günde gitmezler. Yavaş yavaş bir trendle giderler ve diğer partiye de aynı şekilde yavaş yavaş gelirler. Ve unutmayın seçim sathında değiliz. Şu an birinci önceliği insanların hangi partiye oy vereceği değil. Yani ürün rafta değil daha o yüzden ona da iyi bakmak gerekiyor” diyerek sözlerini noktaladı.