DAVUTOĞLU, ‘YALOVA’NIN GELECEĞİ İÇİN 4T ÖNEMLİ
Gelecek Partisi Yalova İl Başkanlığının 1. Olağan İl Kongresine katılmak üzere Yalova’ya gelen Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, sabah kahvaltısında basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Davutoğlu, Yalova’dan iktidara yüklendi. Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, partisinin 1. Olağan Kongresi için geldiği Yalova’da kongre sabahı Donanma Tesislerinde düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Yalova’nın kendi özgün niteliklerini koruyan, 3 büyük metropolün arasında ruhu dinlendiren bir şehir olduğunu ifade eden Davutoğlu, “Yalova’nın bu özelliklerini korumamız lazım. Biz Yalova’nın geleceği için 4 T diyoruz. Turizm, tarım, ticaret ve tahsil şehri olması bakımından Yalova’nın bu doğal güzelliklerini korumak ve potansiyelini ortaya çıkarmak hepimizin görevidir. Son dönemde sadece Yalova için değil bütün Marmara Denizi için büyük tehdit teşkil eden ve hepimizin büyük bir özenle üzerinde durmamız gerektiği bir vakayla karşı karşıyayız deniz salyası. Marmara Denizi dünyada nadir bulunan denizlerden biridir. 2 boğaza bağlanan dünyada başka iç deniz yok. Bunun getirdiği olağanüstü avantajlar güzellikler yanında barındırdığı risklerde var. Marmara depremle özdeşleşmiş bir konumda bulunuyor. Dolayısıyla Marmara ve çevresinde şehirleşmenin imar projelerinin hepsinin depreme karşı dayanıklı ve kesinlikle insan unsuru taşıyan nitelikler taşıması lazım. Aslında tamda Kanal İstanbul projesi gündeme geldiği ve sayın Cumhurbaşkanın inadına Kanal İstanbul’u yapacağız dediği günlerde deniz salyası felaketini yaşıyoruz. Sanayileşmenin çok yoğun olduğu bir iç denizdir Marmara Denizi. Bir de Kanal İstanbul’u inşa etmek cinayettir. Bunu defalarca dile getirdik, görevde olduğum süre içerisinde defalarca sayın Cumhurbaşkanına raporlar sundum, yazılı raporlar verdim. Ama son zamanlarda sayın Cumhurbaşkanının en fazla sevdiği kelimeler inadına kelimesi. Milletin sesini dinlemeden, halkın uyarılarını dinlemeden, çevrenin doğanın inadını dinlemeden inadına insanla ve doğayla savaşan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Haziran ayında temel atacağız, kazmayı vuracağız demek sadece doğa değil bir hukuk cinayetidir. Hangi yapım ihalesi yapıldı da bugün temel atma aşamasına gelindi” dedi.
‘Cumhurbaşkanı rekor kırmak niyetinde’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faizlerle ilgili açıklama yaparak Merkez Bankası Başkanını hedef aldığını dile getiren Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı geçenlerde katıldığı bir programda yaptığı konuşmada yine Merkez Bankası Başkanını doğrudan hedef alarak açıklama yaptı. Herhalde beşinci merkez bankası başkanını değiştirdiğini görüp rekor kırmak istiyor. Faizlerle ilgili kimse yüksek faizi savunmaz. Ama millet yüksek faiz uygulanır hale getirdiyse bunun sorumlusu iktidardır. Faizlerle ilgili söylemde bulununca faizlerin düşeceğini zannediyor. Ama faizler düşünce kurun fırlayacağını, kurun çıkartacağı maliyet enflasyonunu yukarı çekeceğini düşünmüyor. Burada akıcı bir politikayla enflasyonu aşağıya indirip, kuru kontrol altında tutmak gerekiyor. Ve neye mal oldu biliyor musunuz. 0 2 saatlik program Cumhurbaşkanı için rehabilitasyon oldu belki ama gündemde olan sorulan hiçbir soruya cevap vermedi. Sedat Peker’in iddiaları sanki bütün dünyada yok. Bütün dünya bunu konuşuyor, Cumhurbaşkanı bunu görmüyor. Programda söylediği sözlerden sonra Türk Lirası, dolar karşısında 20 kuruş değer kaybetti. 20 kuruş değer kaybetmesi demek, 450 milyar dolar dış borcu olan Türkiye için, o 2 saat sonunda dış borcumuzun 90 milyar Türk Lirası artması demektir. Dünyada bu kadar pahalı bir televizyon programı olmamıştır. Gündemde olan sorulara cevap verdi mi? Vermedi” şeklinde konuştu.
‘Oy oranından çekiniyor olsak erken seçim istemeyiz’
Olası bir erken seçimde Gelecek Partisinin mevcut ittifaklardan birinde yer alıp almayacağı, Başbakanlığı döneminde terörle mücadele konusundaki düşüncelerinin bilindiği ve HDP ittifakında yer alırsa yaklaşımının nasıl olacağı, partisinin oy oranıyla ilgili soruyu yanıtlayan Davutoğlu, “Partimizin yüzde 1 olduğu iddia edildiği oy oranı asla gerçeği yansıtmıyor. O çalışmaları yapanlar açık söyleyeyim bazıları sipariş üzere çalışıyorlar, onları muhatap bile almam. Tüm Türkiye’yi dolaşıyoruz, özellikle Ak Partinin kalesi olan şehirlerde ve Yalova’da da bize dönük olağanüstü bir ilgi vardı. O anketler korku ortamında yapılıyor. Hele hele telefonla yapılan anketlerin geçerliliği tartışmalıdır. Seçim ortamına girmeden yapılan anketler gerçeği yansıtmaz. Ama şimdi bir anket yapılacak hepiniz ne kadar takip ediyorsunuz bilmiyorum ama Afyon’da güney beldesinde seçim yapılacak. Güney beldesindeki seçimde göreceğiz bakalım Gelecek Partisinin oyları yüzde 1’miymiş. Bu bizim ilk seçimimiz olacak. 24 parti vardı, 8 parti aday gösterildi, diğerleri aday dahi olamadılar. Bunların içinde 3 tanesi öne çıkıyor. Orada yaşayan oranın adayları. Ak Parti, CHP, BBP ve bizim partimiz Gelecek Partisi adayları ön plana çıktı. Gelecek Partisinin anketlerinde oy oranının yüzde 1 olduğunu söyleyenler bu seçimi görmek istemeyecekler. Bundan çekiniyor olsak erken seçim istemeyiz. Erken seçim ve ittifaklar konusu bana çok geliyor. Dün Armutlu ilçesinde evlere girdim, emeklilerin hali perişan ekmeğimiz yok diyorlar. Bu şartlarda erken seçim zarurettir. İttifaklar konusundaki tutumumu açık ve net söyledim. Türkiye böyle iki kutba ayrılmış, soğuk savaş gibi bir ittifak anlayışına sokulmamalı. Kutuplaşmayı engellemek üzere biz bu yola çıktık. Dolayısıyla şartlanmış bir şekilde şu veya bu ittifak diye düşünmemek lazım. Muhalefette de ittifak demek, iktidardaki ittifakın kalıcı olduğunu iddia etmek demektir. Sayın Bahçeli’nin sözlerine bakmayın siz, herkes yaptığı ile bilinir. 202 yılında erken seçim falan yok dedi defalarca. Bir anda kalktı yazın ortasında erken seçim şart dedi, Kasım’da Türkiye seçime gitti. Dolayısıyla Cumhur İttifakını mutlak kabul edip, onu mutlak kabul ettikten sonra gerekli ittifaklar oluşumuna bakmak gerekir. Bu bağlamda da biz meşru siyasi partiler görüşlerini ifade edebilir. Benim terörle mücadeledeki kararlı tutumumu herkes bilir. Bunların çoğu sahte kahraman, biz terörü şehirlerden temizledikten sonra çıkıp, bizim dönemimizde İçişleri Bakanı kendi de ifade etti. Biz Van’da 16 şehidimizin defniyle uğraşırken, Iğdır’da 13 şehidimizin, onlar Ankara’da benim aleyhimde imza topluyorlardı. Onların terörle mücadelesi sadece piar, sadece kişisel piardır. Ama demokrasiye bağlılığımızda şart. Meşru siyaset yapan bütün partilerin konusu bu. Bizim için ise dediğim gibi biz tek başına gireceğiz. Tek başına kendi partimizi yapılandırıyoruz. Seçim ortamına girdiğimizde o ittifaklar yapısının çok değişeceği kanaatindeyim. Onu da o zaman tartışırız” ifadelerini kullandı.