KENTSEL DÖNÜŞEMİYORUZ !
Bundan 22 yıl önce yaşadığımız büyük felaketin acıları bir çoğumuz tarafından unutulmadı. O günden sonra hayata gözlerini açan, bugünlerde adına Z kuşağı denen gençliğin bilmediği büyük depremin bir yıldönümü daha geldi. Her sene birbirine benzer bir şekilde hayata veda eden hemşehrilerimizi anacağımız 17 Ağustos gecesinde yine ikramlar dağıtılacak, yine dualar edilecek.
Ders var mı ?
Tabi ki yok.
22 yıllık süreçte şehri yönetenler tekrarında can kayıplarını en aza indirmek adına nasıl bir planlama yaptılar?
Ya da şöyle sormalı; yaptılar mı ?
Seçim sathına girildiğinde verilen sözlerin zaman içerisinde unutulduğu günümüzde, deprem sonrası verilen sözlerinde bir çoğu unutuldu. Kentsel dönüşüm diye yıllardır bas bas bağırılmasına rağmen öyle kayda değer bir çalışma da yapılmadı.
Geçen yıl Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat Kurum’un Yalova ziyaretinde müjdelediği çalışmalar üzerinde bir yıldan fazla zaman geçmesine rağmen henüz başlamadı.
Nisan ayında kazma vurulacak denen Bağlarbaşı mahallesinde çalışma göreniniz var mı ?
Şehrin göbeğinde kurulan kentsel dönüşüm ofisi neye hizmet ediyor?
Kaç kişi kentsel dönüşüm ofisini ziyaret etti?
Kaç kişi kentsel dönüşüm ofisine gidip kafasındaki soru işaretlerini giderdi ?
Kaç kişi kentsel dönüşüm ofisine gidip, binasını kentsel dönüştürdü ?
Daha önce televizyon programında sorduğum bu sorulara yanıt alamamıştım. Yine yanıt alamayacağımı bilsem de soracağım.
Önceki ay kata kat izin verdik, Yalova’daki kentsel dönüşüme dair bilmem kaç yıllık sorunu çözdük demekle olmuyor. Hazırlanan basın bültenleri ile reklam yapmakla da maalesef olmuyor. Lütfen bu konuda samimi ve gerçekçi olalım.
Siz bu sorunu gerçekten çözün, biz de sizi alkışlayalım.
Ya da çözmeyin, küsün.
Ben işinize gelmeyen gerçekleri söylüyorum diye, daha önce de yaptığınız gibi küsün.
Ya da daha önce de yaptığınız gibi, ekmeğimle oynayın, işimden etmeye çalışın.
Nasıl isterseniz.
Rızkı veren hüda, kula minnet eylemem…